Orange Marmalade!
İnsanlar!!
İnsanlar!!
Aman yarabbim insanlar.
Onca zamanın üstüne blog yazıyor oluşum yetmiyormuş gibi,
birazdan tanıtımını yapacağım ORANGE MARMALADE'yi izleyip de yazdım.
Şu an gece 04.00 itibariyle(az önce sabah ezanı okundu)
blog yazıyorum.
Başta niyetim gayet masumdu oysaki.
Haftaya çevirisine başlayacağım Orange Marmalade'yi izlemek.
Nasıl blog yazar hâle geldiğime diziyi tanıttıktan sonra başlayacağım.
Böyle boyun öpmeli bir fotoğrafı var dizimizin.
Esas çocukla esas hatunun tak diye belli olduğu klasik Kore dizisi fotoğraflarından.
Esas hatunumuzla beyefendimizi çok azıcık tanıyalım isterseniz.
Hanım kızımız çocukluğundan beri vampir değilmiş gibi yaşamaya çalışmış.
Zor şartlar altında, zaman zaman dışlanaraktan büyümüş.
Babası ailesini açık verdiği için taşınmak zorunda kalmışlar.
Okulunu değişmiş ve gelmiş bizim beyefendinin okuluna.
O da yetmemiş sınıfına kadar gelmiş beyefendinin.
Beyefendiyle metro mu otobüs mü metrobüs mü nedir,
bir toplu taşımada bayağı bir boyunlu sahneleri oluyor.
Beyefendimiz bilin bakalım kimlerden nefret ediyor?
Tabi ki vampirlerden.
Yani mantıklı olmaya davet ediyorum sizi.
Kore dizisi izleyeceksiniz.
Esas kız vampirse illaki erkek de vampirlerden nefret etmeli.
Sonra da erkeğin nefretine rağmen bir aşk yaşayabildiklerini gösterip aşka dair insanların beklentilerini yükselterekten
kızları hiçbir erkeği beğenmeyen bir hâle sokmalı.
Peki bu beyefendi neden vampirlerden hoşlanmıyor?
Annesi bir vampirle evlendiğinden.
Nasıl bir ergense artık, annesi vampirle evlenince çok sevdiği müzikten vazgeçiyor. Bunun tabi ki çok önemli bir sebebi olacak, Kore dizisi bu.
Amma ve lakin, bendeniz, henüz sebebini bilmiyorum.
Beyefendimizin ilk bölümden şöyle komik bir sahnesi var (2. de olabilir hepsini aynı gün izlediğimden karışıyor.)
Beyefendimizin pek de beyefendi olmadığı anlar diyelim :D :D :D
Ve yan karakterler olarak melek görünümlü şeytanımız ve bir de haşin vampirimiz var. Melek görünümlü şeytanımız ben ona bundan sonra çürük domates diye hitap ediyor olacağım. Benim kadar en az tumblr halkı da sevmemiş olsa gerek kızın hiç gifini, gifini bırak fotosunu bulamadım. Ama kıza değinecek olursak, kız zengin bencil ve bizim beyefendiye abayı yakmış durumda. Haliyle bizim hatunu bayağı bir zorlayacak ilk bölümlerden itibaren.
Haşin erkeğimize gelince, tabiki vampir.
Haşin bir vampir yalnız, başta atarlanıyor bayağı.
Senin atarını öperler canım deyip başlatıyorlar okula.
Okulda çocukluğundan beri a(şk)rkadaşı olan hatunumuzu görünce ne diye atar etmişim ya ben oluyor. Hatunumuzu da sık sık zor durumlardan kurtaracak gibi. Amma ve lakin onun kurtarma sahneleri de çok ilginç gelmemiş olacak ki Tumblr'da bulamadım giflerini.
Ve gel gelelim bloğun Koreceyle alakalı kısmına.
Benim oha bunu bloğa eklemem lazım! diye atladığım kısım.
Bu izlemeyenler için spoiler gibi olacak amma ve lakin.
Olsun ya.
Ve bu kez sadece Korece altyazı yerleştirip yükledim.
백마리
Baek Mari
너...
Sen...
(bana özür dilemen gereken olayı)
Benden özür dilemen gereken olayı
Benden özür dilemen gereken olayı
hatırlamıyorum demiştin, değil mi
내가
ben
기억나게 해줄까?
hatırlatayım mı?
Bunların grammarlarını ise hafta içinde yavaş yavaş paylaşacağım.
Şimdi neden mi paylaşmıyorum?
Arkadaşlar lütfen ama ben de insanım.
Şunları yazana kadar saat 04.57 oldu.
O yüzden yavaş yavaş yazıma son verip bloğun paylaşılacağı saati ayarlayacağım. Diziyle ilgili ise, diziyi viki.com sitesinde Korece'den Türkçe'ye çevirmeye çalışacağım. Çevirebildiğim kadarını yani ^^
Bugünlük bu kadardı insanlar.
Yarın dizinin yeni bölümü gelecek ve ben de yarın itibariyle çevirisine başlayacağım. Bol bol izleyebilirsiniz bence sakıncası yok.
Sağlıcakla kalın insanlar.
