Japonca Grammar: へ,に

Japonca yönelme ekleri

Selam insanlar! Bugün çok tatlı bir Japonca grammarı olan yönelme eklerine değineceğim.
Bugün değineceğim yönelme ekleri へ ve に. Nedir bunlar, birbirinden nasıl ayrılır bunları öğreneceğiz. 

へ kullanırken gidilen yerden çok gidiş yolu ve hareketler önemlidir. Ve altını çizmem gerekiyor ki hiragana he hecesi ile yazılmasına rağmen e diye okunuyor.

私のBLOGへようこそ

Bloğuma hoşgeldiniz.

に'de ise önemli olan gidilen yerdir.  Şöyle ki;

東京に行バス  toukyo ni iku bosu

東京へ行くバス toukyo e iku bosu


İkisi de Tokyo'ya giden otobüs demek. Ancak ikisindeki ek farklı. Peki bu ek ne fark yaratıyor? Şöyle ki ilkinde önemli olan varış yeri iken ikincisinde önemli olan istikamet. Yani ikincisinde Tokyo'ya giden otobüs olması önemli. Tokyo'ya giden otobüsün gittiği istikamete dikkat çekmek için söylenmiştir. Bizim varış yerimiz Tokyo yakınındaki diğer şehirler olabilir. Kafanız davul oldu değil mi? Sorguluyorsunuz değil mi? Sorgulamayın insanlar, bu sizin yaşam amacınız değil Japonca'daki sıradan bir konu. Konu sorgulanmaz. İyisi mi olduğu gibi kabul edin ben de nin detaylarına geçeyim.



Japonca'da o kadar çok karşınıza çıkacak ki, yahu diyeceksiniz Japonca'da başka ses yok muydu da her dilbilgisi konusuna bunu eklediniz. Ama siz onu demeden önce に nin en çok kullanıldığı üç yere değinerekten hafiften bir に tanıtımı yapacağım. Bu üç yer ne mi?? 

1) Zaman

Bilmem biliyor musunuz ama Japonca'da bir gelecek zaman yok, bu yüzden geleceği ifade etmek için zaman kavramları kullanılıyor. Gelin  ile kullanılmış bu gelecek zamanlara bir bakalım. 

11時に寝る                          11'de uyuyacağım.
juichinineru  

3時に出かけ                          3'te dışarı çıkacağım.
sanjinidekakeru

明日何時に会う?                     Yarın kaçta buluşacağız?
ashitananjiniau

12時ちょうどに会おう               Tam 12'de buluşalım.
junijicyoudoniaou!

2) Mekan

病院にる              Hastanedeyim.
byouin ni iru  

プールに犬が落ちた                             Köpek havuza düştü.
pooru ni inu ga ochita

イスタンブールにきれいな女の人が多い     İstanbul'da güzel kız çok. 
isutanbuuru ni kirei na onna no hito ga ooi

3) Amaç  

映画見に映画館に行く                Film izlemeye sinemaya gidiyorum.
eiga mi ni eigakan ni iku   

勉強しに図書館に行く                 Ders çalışmaya kütüphaneye gidiyorum.
benkyou shi ni tosyokan ni iku

ピッザ食べに出かける                Pizza yemeye dışarıya çıkıyorum.
pizza tabe ni dekakeru 

Bu gibi bir sürü örnek yapılabilir. Hatta bir sürü örnek yapmanız sizin için çok mükemmel olabilir. Hatta kesinlikle yapmanızı tavsiye ediyorum. Ayrıca bu blog yazısı Japonca kelime bilginize hangi tatlı Japonca kelimeleri katmış diye buraya liste şeklinde ekliyorum. 

行く=gitmek                 バス =otobüs  
寝る=uyumak               出かける=dışarı çıkmak  
会う=buluşmak             病院=hastane  
プール=havuz                 犬=köpek 
落ちる=düşmek              映画=film  
見る=izlemek                  映画館=sinema  
勉強=ders                   図書館=kütüphane  
ピッザ=pizza                  食べる=yemek 

Ve bununla birlikte bugünün konusu son bulmuş oluyor. Kolay gelsin insanlar! Bir sonraki bloğa dek hoşçakalın! 




Daha Korelimsi bir Korece: 당신

Selam insanlar!

Daha Korelimsi bir Korece başlığı altında Korece'deki basit ama dikkat edilmesi gereken noktaları ele alacağım. İlk olarak pek çok kişi tarafından yanlış kullanılan 당신 ile başlayacağım. Umarım anlamanıza yardımcı olabilirim. 


Nasıl sen diyeceğiz? 당신 doğru bir kullanım mı?


İlk olarak bundan başlamak istedim. Çünkü Korece öğrenenlerde en sık rastladığım kusur bu idi. Nasıl mı? Şöyle ki, 2 yılı aşkın bir zamandır Korece konuşuyorum ve bu süreçte bana
당신 diye hitap edenlerin sayısı 5i geçmemiştir. Aslında beş de değildir, aklımda kalan sadece bir tane var. Evet Korece'de 당신 diye bir kelime var, sık sık kullanılıyor da ama nerede ve nasıl kullanmalıyız? İşte o 당신in kullanım yerleri;
  1. Birisine sinirlendiğiniz ve o birisi ile kavga etmekte sorun olmadığını düşündüğünüz zamanlarda 당신i kullanabilirsiniz. Örnek verecek olursak; 당신 뭐야 ? 당신 끝까지 이럴래? 당신 뭐가 문제야? 
  2.  Yabancı bir dilden çeviri yaparken "sen" sözcüğünü kullanmanız gerektiğinde.
  3.  Bir şarkı yazarken veya söylerken.
  4.  Eşler birbirlerinden bahsederken 당신 sözcüğünü kullanılır. Bu da genellikle orta yaşlı veya yaşlı çiftler arasında görülen bir durumdur.
  5.  Son zamanlarda çok ama çok az olmasına rağmen üçüncü bir kişiden bahsederken saygıyı belirtmek anlamında o olarak kullanılır. Ama dediğim gibi çoook ama çoook az kullanıldığından bunu anlamadıysanız bile çok moralinizi bozmayın.
  6. Reklamlardaki gibi "sen" kişisinin kim olduğu tam olarak belli olmadığında. Oradaki "sen" farklı kişiler de olabileceği zamanlarda kullanılıyor.  
Peki o zaman nasıl sen diyeceğiz? 

Öğretmen ile konuşuyorsunuz diyelim; 
선생님은 어떻게 생각 하세요?

Yukarıdaki örnekte olduğu gibi  mesleğini söylerek "sen" diyebilirsiniz. Aynı zamanda meslekten önce o kişinin soyadını ekleyerek "sen" diyebilirsiniz. 

İsim+씨 eki;
보미씨는 내일 저녁 시간 되세요? 

Bu şekilde günlük birçok konuşmada isim artı 씨 kullanarak sen sözcüğünü kullanabiliriz. 당신 kullanımınızı değiştirerek Korece'de "Aaa bu bayağı iyi biliyor Korece'yi" havası katabilirsiniz kendinize. Daha Korelimsi bir Korece başlığında çok basit olmakla birlikte konuşmanızı doğallaştıracak yazılara daha sonra yine yer vereceğim ^_^







Naver sözlük ile dertsiz tasasız kelime öğrenelim!

Selam insanlar!
Biliyorsunuz ki uzun zamandır öğrenme hileleri paylaşmıyorum. Ve evet sonunda bir türlü isim bulamadığım o learning-hackslere isim buldum!

Peki nedir bu öğrenme hileleri?

Bu öğrenme hileleri çalışmalarınızı daha akılda kalıcı ve kolay hale getirmenizi sağlayacak yöntemlere öğrenme hileleri deniyor. Hangi konuda olursa olsun öğrenme hızınızı fazlasıyla arttıracak olan bu hileler bir kez alıştıktan sonra bağımlılık yapabiliyor. Nasıl ki ben CTRL+A ya da CTRL'ye basılı tutup yön tuşları ile silme/kopyalama işlerini yapmaya alıştıysam siz de bu öğrenme hilelerine alışacaksınız. 

Naver sözlük nedir? Bununla nasıl kelime öğrenebilirim?

Naver sözlük, naver dictionary olarak Google Play Store'da ya da Apple Store'da bulabileceğiniz bir sözlük Korece sözlük uygulaması. Hatta bulup bulabileceğiniz en iyi sözcük olduğunu söyleyebilirim. İnternet sitesine gitmek istiyorsanız buraya tıklayın.

Naver sözlükle nasıl kelime ezberi yapacağım? Hangi kelimeleri kullanmalıyım?

İkinci soru benim en çok uğraştığım kısım. Kelime ezberlemeye çalışırken bir türlü hangi kelimeyi ezberlemem gerektiğini bilmiyorum. Kelime aramak benim için büyük bir vakit kaybı oluyor. Neyi nasıl yapacağımı şaşırıyorum. Hal böyle olunca da kelime ezberleme hevesim kırılıyor ama bugün için aklıma çok hoş bir çözüm geldi. Sürekli gözüme çarpan naver'daki günün kelimeleri!
Naver sözlüğün böyle güzel bir yanı var. Sözlüğe her girdiğinizde o güne özel kelimeler oluyor. O güne özel dediğime bakmayın, sayfayı yenilediğinizde bu kelimeler değişecektir. Bu kelimeler genelde üç tane olmasına karşın Japonca'da JLPT seviyelerine göre olup her seviye için beşer kelime bulunmakta. İsterseniz seviyenizden 5 kelime ezberleyebilirsiniz, isterseniz her seviyeden birer kelime ezberleyebilirsiniz. Ben her seviyeden birer kelime ezberlemeyi düşünüyorum. Neden mi? Çünkü gerek sınavlarda, gerek iletişim halinde iken biraz zor kelimeler bilmek sizin o dildeki seviyenizi daha yüksek gösterebilir. 
Bu söylediğim şekilde kelimeleri kolaylıkla seçebilir ve günde üç beş kelimeyi geçmediği için yorulmadan birçok kelime öğrenebilirsiniz. Ve üç kelime deyip geçmeyin, eğer bir haftadır bu şekilde Korece Japonca ve İngilizce üçer kelime ezberliyor olsaydınız şuan 63 kelime ezberlemiş olurdunuz. Bir yılda 52 hafta olduğunu düşünürsek 63 çarpı 52'den senede 3276 kelime ezberlemiş olurdunuz. Bu da dil başına 1092 kelime eder ve bu 1092 kelime ile öyle çok şey konuşabilirsiniz ki! Hâlâ içinizden aa başlamalıyım! Günde en fazla beş dakikamı alır ve ileride çok çok işime yarar demiyor musunuz? Bence bir diyin insanlar. Çünkü cidden öğrenmek istediğiniz dilde konuşunca o gündeki beş dakikanın her şeye değdiğini anlayacaksınız.
Sanırım bu azıcık uzunumsu yazıma burada ara verip bir sonraki blog yazısına dek siz cici insanlara veda edeceğim! Yakın zamanda dil bilgisi ve kelime ezber teknikleri ile ilgili yazılar paylaşacağımdan takipte kalmak istersiniz diye düşünüyorum. Alttaki linkler blog yazılarımı ilk paylaştığım linkler olduğundan takip edebilirsiniz. 

Dörtdilbirblog Facebook Sayfası
Facebook grubu bu grupta dil ile alakalı olduğu sürece her şeyi paylaşabilirsiniz ^_^

Bloğu bir şarkı ile sonlandırmayı tabiki de unutmuyorum. Sağlıcakla kalın insanlar!





어 봤자-Yapsan Bile

Selam insanlar!
Bugün benim için de yeni olan bir grammar konusu ile karşınızdayım!
Çok heyecanlıyım. Umarım iyi bir şekilde açıklayabilirim. :3
Fazla gevezelik etmeyip hemen başlamak istiyorum.

Bugünün grammarı yapsan bile.
Oradaki yapsan başka bir fiille değişebilir tabii ki.
Misal konuşsan bile, gelsen bile, arasan bile böyle bir çok farklı fiille kullanabilirsiniz bunu.
Ancak bu daima olumsuz anlam içeriyor. Bunu unutmamanızda fayda var.
Bunu 봤자예요 olarak bitirebilirsiniz.
Bu şekilde bitirdiğinizde yapsan bile olmaz anlamı verir.
Misal birkaç örnek verecek olursak;
기다려 봤자예요.
Beklesen bile olmaz.(bir işe yaramaz/faydası yok)

해봤자예요.
Yapsan bile olmaz.

찾아봤자예요.
Arasan bile olmaz(faydası yok)

Bu şekilde örnekler arttırılabileceği gibi aynı zamanda 예요 ekleyip bitirmek yerine devamına getirebileceğiniz cümleler var. Bu cümlelerden birkaç örnek verecek olursak; 

소용 없어요.=Faydası yok.

모르는척 해봤자 소용 없어요. 이미 다 알고 있어요.
Bilmezden gelsen bile faydası yok. Çoktandır hepsini biliyorum.


시간 낭비예요.=Zaman kaybı.

찾아봤자 시간 낭비예요.
Arasan bile vakit kaybı(ndan başka bir şey değil)
Ya da [Arasan neye yarar sadece vakit kaybı]

Aynı zamanda devamında bu verdiğim örneklerdeki gibi cümle varsa 아/어/여 봤자 yerine 아/어/여 봐야 yı kullanabiliriz. Yani yukarıdaki cümleleri bu şekilde kullanabiliriz; 

모르는척 해뵈야 소용 없어요. 이미 다 알고 있어요.

찾아 봐야 시간 낭비예요.

Ve bu 아/어/여 봤자 yapısı ile benzer bir yapı olan 으나마나 yapısı var. Bunun farkı nedir diye sorarsanız; özünde ikisi de bile anlamı ifade eden bir yapı. Yalnız 아/어/여 봤자 yapısı biraz daha güçlü bir anlam taşıyor. Bunun yanında 으나마나 yapısı olumlu cümlelerde de kullanılabiliyor.

감기가 너무 심해서 약을 먹으나 마나예요.
Gribim çok ağır olduğu için ilaç içsem de içmesem de aynı.

하나 있지만 고장이 자주 나서 있으나 마나예요.
Bir tane var ama sık sık bozulduğu için ha varmış ha yokmuş.

Son olarak da olumlu örnek olarak;

보나 마나 제가 일등이에요.
İster bak ister bakma ben birinciyim.

Yeterince anladığınızı düşünüyorum. Ancak şimdi fark ettim ki çekiminin nasıl yapıldığına değinmemişim hiç. Ona da değinip bugünün grammar konusunu bitireceğim.

Son hecesinde 아 오 harflerinden biri varsa 아봤자
Yoksa 어봤자
하다 ise 해봤자

Sesli harf ile biten bir fiil ise 나마나 
sessiz harfle biten bir fiil ise 으나마나 eklenir.

Anladığınızı umaraktan size Nirvana'dan My Girl ile veda ediyorum. Bir sonraki blogta görüşmek dileğiyle! 




Japonca Grammar; は/が/も

Selam insanlar!
Cennetten size Japonca grammar anlatmak için gönderildim!!
-şuanda sıkı takipçisi olduğum Japonca youtube kanalındaki videoya giriş cümlesi-
Oradaki çocuk çoook ince ve güzel bir şekilde anlattığı için ben de bu konuyu hemen sizinle paylaşararak pekiştirmek istedim :3
Malumunuz Japonca'da bayağı baba konulardan biri bu.
Konuştukça daha pratikleşip oturacak bir konu iken Japonca'ya yeni başlayanlar için zaman zaman kabus halini almış hatta bizzat sırf bunlardan dolayı Japonca defterini kapatan insanlar da gördüm. Daha fazla lafı uzatmadan Japonca'nın bu okkalı konusuna giriş yapmak istiyorum.
Öncelikle  は
  は cümle başlarında kullanılır. Bir cümleye/konuya başladığınızda  は yı kullanırsınız.
 は nın ikinci kullanımı ise özne bir şey yaptığında kullanılır. Önemli olan bir şey olduğunda kullanılır.  が ya gelecek olursak;
Özneyi vurgulamak amacıyla kullanılır.
Yani diğer şeyler [ne yaptığı nasıl yaptığı ne zaman yaptığı gibi] çoktan karar verilmiş olup, önemli olan o öznenin o olayı yapmış olmasıdır.
Örneklere gelecek olursak; 

naruto, anime, japonca, japon,

ナルトラーメンを食べた。
narutogaramenotabeta.


ナルトラーメンを食べた。
narutowaramenotabeta.


ラーメンナルト食べた。
ramenwanarutogatabeta.

Bu üçünün de çevirisi Naruto Ramen Yedi.
Ancak ilk ve ikinci cümlede ramenin yendiği biliniyor ancak Naruto'ya dair bilgi bilinmiyor&vurgulanması gerekiyor. İkinci cümlede ise öznenin naruto olduğu biliniyor. Ancak detaylar bilinmiyor. Hâl böyle olunca da ekimiz değişiyor. Üçüncü cümle ise birinci cümle ile aynı olmakla birlikte  は nın sadece özne ile kullanılmadığını göstermek adına yapısı birazcık değiştirildi. Yani soru cevap şeklinde yapacak olursak, İlk ve üçüncü sorular Kim ramen yedi sorusuna cevap olurken, ikinci soru naruto ne yedi/yaptı sorusuna cevap olur. Kafamıza daha da yerleşmesi adına Japonca'nın baba konularından biri olan bu konuyu başka örneklerle de açıklayalım;


勉強をしました。
watashigabenkyouoshimashita.

勉強をしました。
watashiwabenkyouosimashita.

勉強しました。
benkyouwawatashigashimashita.

Yukarıdaki örneklere bakacak olursak hepsi ben ders çalıştım şeklinde çevrilir ancak vurgulanan şeyler farklı oluyor. İkinci cümle sen ne yaptın sorusuna cevap olurken birinci ve üçüncü cümle ise "gecenin bu saatinde kim ders çalıştı?" gibi bir soruya cevap olabilir. 

コーラを飲みます。
karegako-rawonomimasu.

コーラを飲みます。
karewako-raonomimasu.

コーラ彼が飲みます。
ko-rawakareganomimasu.

O kola içiyor cümlesi de aynı şekilde kolanın içildiği belli kimin içtiği önemli ise birinci ve üçüncü cümleler. Kimin içtiği belli o kişinin ne yaptığı önemli ise ikinci cümle. Bu şekilde açıklanan üç örneğin yeterli olduğunu düşünmekle birlikte Japonca'nın bu cici konusuna böylelikle veda ederekten bir sonraki blogta görüşmek üzere diyorum. Bir de kanaldaki bu konuyla alakalı videoyu sizlerle paylaşıyorum. Japonca konulu blog yazılarında belli bir müddet bu kanalı baz alarak ilerleyeceğim. Yani izleyeceğim, izlediğimden aklımda kalanı buraya yazacağım. Aklımda kanalla birkaç örnek kurup pekiştireceğim. Böylelikle hem benim hem de sizin Japoncanız gelişip çok cici olacak. :3 
Bir dahaki bloğa dek sağlıcakla kalın insanlar! 



Answer Me 1988 -나 봐요.

Selam insanlar!
Hazır vaktim var, hazır iki haftalık ara tatilim başlamış.
Hazır video paylaşalı çoook azıcık zaman olmuş.
Araya bir Korece grammar sıkıştırayım dedim.
Bunun için ise ikinci bir önceki blogtaki ilk videonun üçüncü cümlesi olan
저는 이제 신경도 안쓰이나 봐요.'yu seçtim. -나 봐요.nun konu anlatımına başlamadan önce videoyu bir kez daha izlemeniz için böyle paylaşıyorum her zaman olduğu gibi. Unutmayın ne kadar çok Korece duyarsanız Korece telaffuzunuz o kadar çok gelişir. 



İzlediyseniz sırada bugünün Korece grammar konusu olan -나 봐요 geliyor.

Answer Me 1988



Merhaba insanlar!
Çoook uzunca bir zamanın ardından 
yeni yine ve yeniden Korece altyazılı bloğumla karşınızdayım.